Kıymetli kardeşlerim, malumunuz global bir tehdit vasfı kazanan COVID-19 salgını, dünya devletlerinde Olduğu gibi ülkemizin gündeminde de birinci sırada yer almaya devam ediyor. Pandemi nin sebep olduğu ölümcül panik ve tahribatın fark edildiği ilk gün itibariyle, devlet başkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan, sağlık bakanımız Fahrettin Koca ve iç işleri bakanlığımızın azami dikkatleri ve hassasiyetleri sonucu küresel ölçekli bu tehdidin ülkemizde yayılmasını engellemek üzere sıkı tedbirler alındı. Bu tedbirler yine Global ölçekte hassasiyetlerle hayata geçirildi. Bu kararlar Ferdi değil, tamamen bilimsel olması adına sağlık bakanımız Fahrettin Koca’nın öncülüğünde 31 Kişilik, alanında uzman, akademik bir kadrodan teşkil edildi.
Bilim kurulu karar alınması üzere yetkili makamlara, Vuhan'daki Türk vatandaşlarının getirilmesi, uçuşların yasaklanması, kara sınırlarının kapatılması, referans hastanelerinin belirlenmesi, yurt dışı ziyaretlerin ertelenmesi, yurt dışından gelenler için '14 günlük karantina uygulaması", eğitime ara verilmesi, konaklama tesisleri, restoranlar, yurtlar ve huzurevlerinde tedbirlerin artırılması, açık ve kapalı cezaevlerinde açık gibi görüşlerin ertelenmesi, ihtiyaten sokağa çıkma yasağı gibi tavsiye kararlarında bulunarak, bu süreçte hem küresel tehdit oluşturan covit-19'la mücadele yöntemlerinin belirlenmesini hem de bilimsel olmayan bilgi ve öneriler konusunda vatandaşların doğru bilgilendirilmesini sağladı. Dünya geneli COVID-19 salgınının tesir ettiği, aktif : 2.471.734, iyileşen : 1.657.735, vefat eden : 298.059, toplam: 4.427.528 olduğu realitesi, Devlet yetkililerince alınan kararların, ne denli hayati ve yerinde olduğunun göstergesidir.
Bu süreçte, emek sarfeden tüm devlet ricalinin ve duruma hassasiyetle adapte olan halkımızın emeğini takdir edip müteşekkir olduğumuzu bildiririz. COVID-19’un dünya ve ülkemiz halkı üzerinde bilinçaltından geleceğini olumsuz yönde etkileyecek düzeyde bir kaygı ve korku havası meydana getirdi. Naçizane önerim; bu korku ve paniğe karşı mücadele etmek üzere yöntemler geliştirilmesidir. Bu salgın dünya gündemine Çin’in Vuhan kentinden, belirtisiz, anlık, düşmek suretiyle, ölümlerle geldi, ancak geçen süre boyunca bu salgının dünyanın hiçbir yerinde Vuhan benzeri bir can kaybına sebebiyet vermediği görüldü. Anlaşılan o ki; dünya gündemine bilinçli bir şekilde sunulan bu görüntüler dünya toplumları üzerinde bir korku ve havası yaratmak ve yaratılan bu korkuyla toplumlar üzerinde ekonomik ve sosyo-politik alanda insanların normal şartlarda rıza göstermeyecekleri düzeyde, değişiklikler yapmak amaçlanmaktadır. Bunu kim yapar, kimin böyle bir amacı bulunur, komplo teorileri çok, dijital para, insanlara çip takılması vb. gerekçeler. Gerçek böyle midir, tasarlayan amacına ulaşır mı, Allah bilir biz bilmeyiz?
Asıl alakadar olacağımız şey gerekli tedbirler alınarak, sosyal mesafe kuralına riayeti sağlayıp, hayatın her alanında normale dönerek, COVID-19 salgınının, insanların bilinçaltına yerleştirmiş olduğu bu korkunun ekonomimiz üzerine ve sosyal iletişim üzerine doğurabileceği, olumsuz etkilerini kırmak olacaktır, bu açısından ele alınmasının gerekli olduğunu düşünüyorum. Nitekim, bunun da dünyada örnekleri mevcut mesela Endonezya: Endonezya İbadethaneleri tedbiren kapatmak yerine sosyal mesafe dengesi ile kişilerin gereksinimlerini aksatmadı. Amerika sosyal mesafe kuralına riayet şartı ile sosyal ve ticari hayatına devam ediyor. Almanya hakeza COVID-19 Pandemisi kaynaklı korkunun sebep olacağı kayıp, kendisinden daha ağır şartlarda olacağı ön görüsü ile endişelenmiyor değilim.
Araştırmacı/Yazar
Memet Raşit KILIÇ…
Virüs konusunu bu kadar derinlemesine anlattığınız yazınızı çok beğendim gerçekten de konuyu her yönüyle yazıya dökmüşsünüz başarılarınızın devamını dilerim kalemin daima keskin olsun...