Elit (seçkin), bir ülkede (veya coğrafyada) fazlasıyla yüklü sermayeye sahip olan ve/veya iktidarı elinde tutan küçük bir insan grubudur. Yani göz boyayacak düzeyde sermayesi yada tek ayak üstü kırk takla atacak hile kapasitesi olacak ki iktidarı etkileyebilecek, günümüze dek, böylesi tanımlanmamış bir hastalıklı kitle yapısından bahsetmekteyiz. Elitist toplum yani elitlerin yönetimine tabii olan toplum, içindeki bu yapıyı bütünüyle hazmetmiş ve hatta sistemini buna göre dengelemiş toplumdur. Elitist, egemenci toplumlardan ayrılır.
Egemenler baskın zenginlik ya da zora dayalı güç kullanımıyla varlıklarını idame ederek ülke siyasetini ve yönetimini direkt etkilerler. Emri vaki yapar, doğrudan talimat verirler. Elitler ise doğrudan değil, dolaylı olarak yönetimi ellerine almak üzere uğraşırlar. Din ve değerleri istismar ederek, tahrip politikaları ile ancak göze batmadan.. Önde politikacılar, finansçılar, hukukçular vardır. Sistemi destekler görünerek, sistemi yıkmadan kendi menfaatine evirerek kendilerine vatan sever süsü vererek yaparlar bunu..
Günümüzde devletlerin, milletlerin değil elitist topluluğun elitleri küresel çapta güç kazanmıştır.. Coğrafi değerlendirmeden muaf birşekilde her topluma has bir salgın misalidir. Elitist toplumlarda en büyük güç kapitalizm ve demokrasi olmuş ve adeta bu etik anlayıştan uzak hastalıklı kitle tarafından silah gibi kullanılmıştır. Bu tür şerli güruhun iktidarda olduğu ülkelerde istihbarat ve kolluk kuvvetleri her türlü menfaatlerinde kulanılma insiyatifi ile oldukça güçlü tutulur.
Eğer ülkenizde dominant bir istihbarat ve zorba kolluk kuvvetleri yoksa, kapitalizm etkin değil, demokrasi salt sandık ile sağlanabiliyor ise elitist değil, milli ve egemen bir yapınız vardır. Elitizm deve dikeni olup milletlerin kalbine batmayı misyon edinmesi sebebi ile bu faydalanma hakkı babadan oğula geçen bir sistem oluşturma gayreti ile meşguldürler, bu gayretleri de büyük ölçüde gerçekleşmiştir, krallıklar gibi. Öyle kolay değil, İsteseniz de elit olamıyorsunuz, sisteme dahil olamıyorsunuz, nitekim insani en ufak bir emare göstermeniz halinde sistemin çarkları arasında öğütülerek Pasifize ediliyorsunuz.
Elitler yaşadıkları toplumlarda dini inançları, örf ,adet, ananeleri, değerleri ve kültürel anlayışları herkesten daha önce idrak ederek istismar yollu kullanmakla özgünleşirler. Bu onların genel karakterleridir. Süslü sözleri, vaatleri, insanların değer yargılarına göre onlardanmış gibi görünmeleri ancak hiçbir zaman onlardan olmamaları, tamahkarlıklarını perdelemeyi Akılla ve kendilerine göre gereklilikle imtina ile gerçekleştirirler.. İnsanlar için değerlerin yükseltilmesi, sahiplenilmesi ve korunması için güvenilir birilerinin varlığının bilinmesi toplumsal dengelerin de oturması anlamında çok önemlidir. Ancak elitler milletin bu gayet tabii ve haklı hasletlerini bildiklerinden, istismar ederek sülük misali kaynaklarını tüketip kanlarını emerler.
Hemen hemen her toplumda gelişen olayları elitler zümresi üzerinden anlamamız mümkündür. Hani: “Üst akıl” deniliyor ya, “üst” seviyede durana yakın “alt” veya “lokal” olana bakılarak bazı olumsuzlukların nedenleri üzerine isabetli değerlendirme yapılır. Bu anlayışa günümüzde “post-elitizm” de denilebir.
Kısacası kardeşlerim elitizmin yurdu olmadığı gibi, bu anlayışa sahip elitlerinde dini, imanı, ve ahlaki hiçbir değeri yoktur. Ancak ihtirasları sebebiyle yakalanmış oldukları makam ve mevki hastalıkları gereği bu değerlere temsilci olduklarını hile ve ve oyunlarla kabul ettirip, milletleri tahakkümleri altında tutarlar.
Yazı dizisi devam edecek…
Araştırmacı/Yazar
Memet Raşit KILIÇ…
Çok doğru tespit teşekkür ederiz ağzınıza yüreğinize sağlık maalesef durum bu