Muharrem ayı vesilesi ile Esentepe mahallesinde bulunan Hoca Ahmet Yesevi kültür merkezinde yönetimi ile birlikte 400 kişinin katılım sağladığı geniş bir iftar programı düzenleyen Hazreti Ali Cemevi başkanı Serpil Soylu Mercek TV'ye konuştu. 55 metre karelik bir alanda hizmet verdiklerini belirten başkan Soylu, Hazreti Ali Cemevi'nde 8 yıldır başkanlık görevini yapmaktayım. Hazreti Ali Cemevi bulunduğu bölgede Sultangazi Esentepe mahallesinde yaklaşık 13 yıldır bölgesinde bulunduğu canlara inancını yaşaması ve yaşatması için hizmet vermektedir. Cemevimizin kuruluş amacı aslında bulunduğumuz bölgede birlik ve beraberliği sağlamak içindi. Bu birlik ve beraberliği de sağlamak için yaptığımız programlarla bunları desteklemekteyiz. Cemevimiz 55 metre karelik bir alanda olmasına rağmen oldukça geniş kitlelere hitap etmektedir. Biliyoruz ki hizmet bulunduğu mekanlara göre değil, insanların gönlündeki yerine göre değerlendirilmelidir. Cemevimizin bir dükkan katında 55 metre karelik bir alanda varlığını sürdürmesini söylerken aslında Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nde Sayın Profesör İzzettin Hocamızın kazanmış olduğu bir davanın varlığını da belirtmek istiyorum. Bu dava sonucunda cemevlerimizin ibadethane olarak kabul edilmesini ve yasal yerini almasını temenni ediyoruz. Geçtiğimiz günlerde 16 Temmuz'da Muharrem ayı münasebetiyle bir Yas-ı Matem günü geçirdik. Geldiğimiz noktada 21. yüzyılda hâlâ cemevlerimiz ibadethane midir ? değil midir ? tartışmasının içinde kaldık. Biz bir an önce bu tartışmanın ortadan kaldırılmasını ve cemevlerimizin yasal olarak ibadethane olarak kabul edilmesini talep ediyoruz vede arzu ediyoruz. Beraberliği sağlamak adına yaptığımız programlarda görüyoruz ki insanlar bir arada olmaya ve kardeşçe yaşamaya ihtiyaç duyuyor. Tıpkı yaptığımız aşurelerimizde olduğu gibi birçok değişik tatları bir arada barındıran aşuremiz bir mozaik parçası gibi, birçok çeşitli düşünceleri, görüşleri ve inançları da bir arada bulunduruyor. Ve hepsi bir araya geldiğinde çok güzel tatlar ortaya çıkartıyor. Asıl konumuza dönmek gerekirse İmam Hüseyin'in Kerbela'da neden şehit edildiğini anlamak ve anlatmak gerekir. İmam Hüseyin'i sevmek demek, dedesi Muhammet Mustafa'yı (sav) ve babası Aliyel Mürteza'nın sürdüğü davayı sürmek demektir. Onların davası saltanat davası değildi. Onların davası hak davasıydı. Hak La İlahe İllallah dı. İmam Hüseyin haksızlığa boyun eğeceğime, hakka boyunumu veririm demiştir. Bugün de bizlere düşen haksızlıklara karşı gerekli mücadeleyi göstermek, hak için, adalet için hep birlikte mücadele etmek. 16 Temmuz tarihinde Hoca Ahmet Yasevi Kültür Merkezi'nde 10 Muharrem Yas-ı matem ayı nedeniyle bir iftar programı düzenledik. Bu programımızda yaklaşık 400 kişinin katılımıyla ve yoğun ilgileriyle iftar programımızı gerçekleştirdik. Bu programımızda bizleri yalnız bırakmayan değerli dostlarımıza sizlerin aracılığıyla teşekkür ediyorum. Ayrıca perşembe günü Hak aşuremizi pişirip halka ikram ettik. Cem ibadetimiz sonrasında ikram ettiğimiz aşureleriniz hak katında kabul olsun. Bugün yine Esentepe muhtarlığının önünde Sultangazi Belediyesi ile birlikte hazırladığımız aşure programıyla halkımıza aşure ikramında bulunduk. Peygamber efendimizin bir sözüyle bitirmek istiyorum. Ehli beytim Nuh'un gemisine benzer. O gemiye binen kurtulur demiştir. Öyleyse ayrım yapmaksızın o gemide yerimizi alalım. Bizim kurtuluşumuz beraberliğimizden gelir. Yüce Rabb'im birliğimizi ve beraberliğimizi daim eylesin" ifadelerini kullandı.
