Erdem; Burası uzun yıllardır hafriyat kamyonları tarafından dökülen dolgu topraktan oluşmakta oysaki mezarlık yeri seçimi ve komisyonu 5. maddesine göre çukur veya bataklıklara ve su birikintilerinin olduğu yerlere mezarlık yapılmaz ifadesi yer almaktadır İstanbul Büyükşehir Belediyesi burada kanun ve hukuk tanımıyor ifadelerini kullandı.
Mercek TV' ye açıklamalarda bulunan Erdem sözlerinin devamında "Ben yaklaşık 45 yıldır Habibler mahallesinde ikamet ediyorum bulunduğumuz bölge 1993 ile 1994' lü yıllardan beri Kadastro mahkemesi ile malik üzerine kaydedilmeye uğraşılıyor bulunduğumuz bölgede 1995 yılında dönemin Büyükşehir Belediyesi hiç bir teknik analiz yapmadan bölgeye mezarlık yapmaya başladı halkın ilgisizliği yüzünden sürat ile büyüyen mezarlık bugün bizim kadastro mahkemesinde itirazlı mülkiyet diye nitelendirdiğimiz sınıra kadar dayandı fakat buradaki asıl sıkıntı mezarlığın yapılmasından ziyade mezarlık yapılmak istenen alanın hafriyat dökümcüleri tarafından döküm sahası olarak kullanılmasını sağlamaktır dedi.
Erdem sözlerinin devamında konu ile ilgili olarak kadastro mahkemesine yaptığımız başvuruda tek bir netice dahi elde edemedik bu mahkemenin bitmesini beklememizi söylediler ben de Asliye hukuk mahkemesi'ne konu ile alakalı yeni bir dava açıyorum öncelikle bu mezarlığın bölgeye uygun olmadığı, mezarlık yer tespitinin hiçbir kuralı tanımadığını ve bu mezarlığın kurallar dışında uygulandığını belirttim aynı zamanda 2009 yılında yaşanan heyelan sonucunda mezarlığın büyük bir kısmının kaydığıda basın aracılığı ile ülkemizde duyurulmuştu.
Aynı sıkıntı döküm üzerine yapılacak olan mezarlıkta da mevcuttur konuyla ilgili Asliye Hukuk Mahkemesi'nde açacağımız davada hem mezarlıkların tahliyesi hem de yeni mezarlık yapılmaması için başvuruda bulunduk ifadelerini kullananan Erdem bölge halkından da kendisine destek vermelerini istendiğini belirterek mahkemeye başvurduktan sonra sonucu bekleyip ona göre değerlendireceğiz bölgenin geçmiş yıllara ait uydu fotoğraflarıda elimizde mevcuttur buradaki asıl amaç ise bölgede döküm sahası oluşturulmak isteniyor mezarlık bahane şeklinde konuştu.
Dolgu topraklardan oluşan bölgenin 2008 ile 2010 yıllarında boş arazi olduğunu ancak hafriyat çalışması ile tamamen doldurulduğunu belirten Erdem daha önce birçok defa İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ne, İstanbul Valiliğine ve Kaymakamlığa dilekçe yazdığını ancak sorunun düzeltilmesini bekliyor iken aksine bu defa başka bir döküm çalışması başlatıldığını ve burada yağan şiddetli yağışlar sonucunda heyelan oluşarak büyük bir bölümünün kaydığını zamanla yağan yağmurlar ile etkisinin devam ederek halen toprakların dere kısmına doğru kaydığını aynı zamanda bu derenin Alibey barajı'na kadar uzandığı yaklaşık 400 metre kadar bir mesafe bulunduğunu, ilerleyen süreçte şiddetli bir yağmur yağdığı takdirde Alibey barajı'nın tamamen çamur içinde kalarak İstanbul'un içme suyunu tehlikeye sokacağını belirtti.
Dolgu yapılan alan İSKİ nin havza alanı kapsamında.